24.6.09

hasta-ne.

bu kadar hasta insan arasında durup düşünüyor insan. şükretmek böyle anlar için bulunmuş. saat sekizbuçuk. çevremde herkes hasta. sterilize edilmiş metal kokusu sinmiş buraya. burası bir hastane. bu hastane kapısında nice kocaman adam küçüldü, ufaldı. nice güçlü kadın gözyaşına boğuldu. ve nice.. ölü.

karşı banktaki erkek çocuğu ağlıyor. "bir ameliyat daha mı? hayır!" diyor. simsiyah giyinmiş bir kadın yürüyor. gözlerinin ışığı sönmüş. gözlerin ışığı ne zaman söner, biliyor musunuz? matlaşır böyle. cam gibidir, her an ağlayabilir. ama sanki bir daha hiç ağlayamayacak gibidir.

banktaki çocuk kalktı. bacakları protez, yeni fark ediyorum. yürümekte zorlanıyor. adamın biri sigarasını yaktı. dumanla beraber aklındakileri de uzaklaştırıyor ağzından adeta.. uzun bir duman. uzun bir of. yapılan telefon konuşmaları tedirgin, çaresiz. insanlar kime kızacaklarını bilmiyorlar. çok ikiyüzlüler aslında. böyle anlarda yukarıdakine kızıp, yine ona sığınırız.

gözümü kapatıyorum. hastane kokusu.. ben birbuçuk yaşımdan beri bu kokunun içindeyim.
gözümü kapattım. kulağımda protezli çocuğun yürüyememe sesi..
kendime söz verdim, ikiyüzlü olmayacağım.