28.7.09

dün gibi açık her şey. gün gibi de ortada.


temizlemeliyim her şeyi: oturduğun yatak. içtiğin su bardağı. kapı kulpları, pencere pervazı. balkonun demirleri. tren biletleri. posterler. kitaplıktaki kitapların yarıdan fazlası. kitap ayracı olarak kullandığım pena. masanın üzerindeki kağıt yığını. fotoğraf makinesinin objektifi. yastığımın ucundaki ıvır zıvırlar. bir sandalyenin üzerine atılmış olan tişört. bir gazete. bilgisayar klavyesi. eski bir not defteri. ve içindeki kelimeler. sehpanın üzerindeki cüzdan. dilimlenmiş bir elma. kieslowski'nin mavi-kırmızı-beyaz üçlemesi dvdsi. ay'ın aydınlık yüzü. senin karanlık yüzün. kırmızı kalem. oturduğumuz masa. masanın altına düşürdüğün kek parçası. banyodaki havlu. gidiş tarihimi işaretlediğim takvim. senin nefesin. yastık kılıfı. çarşaf. biriktirdiğim mektup zarfları. bir matematik kitabı. doğum günü hediyesi olarak yaptığın resim. mevsimsiz papatyalar. uzay-zaman boşluğuna dağılmış seslerimiz. kahkahalarımız. suçlamalarımız. itiraflarımız. yüzündeki ellerim. cam parçalarıyla dolu ağzım.


gözlerimin ardındakiler.. zihnimdekiler.. her şey temizlenmeli. her şey unutulmalı. hiçbir şey yaşanmadı.


kendime not: fotoğraf makinesinin içindeki filmi yak.